Bağışıklık sistemimiz, çevremizdeki hayat ile etkileşimimiz esnasında bulaşıcı hastalıklardan, bakterilerden ve virüslerden bizi koruyarak hayati bir rol oynar. Sadece çevremizden gelen sağlık sorunları değil, aynı zamanda kanser gibi ilerleyici sağlık sorunlarının gelişiminin engellenmesi ve kanserli hücrelerin yok edilmesi de bağışıklık sisteminin görevleri arasındadır. Yetersiz beslenme nedeniyle zayıflayan bağışıklık sistemi, vücudu enfeksiyonlara açık hale getirir ve yaraların daha geç iyileşmesine neden olur.

Sağlıklı ve dengeli beslenme, bağışıklık sistemini destekleyen en önemli faktörlerden biridir. Vücudun yeterli miktarda vitamin ve mineral alması, protein, karbonhidrat ve yağ açısından dengeli bir beslenme düzeni ile bağışıklık sistemi sürekli olarak güçlü kalabilir. Bağışıklık sistemi, vücudu hastalıklara karşı koruyan, patojen (bakteri, virüs vb.) ve tümör hücrelerini tanıyıp yok eden mekanizmaların bütünüdür. Bağışıklık sisteminin desteklenmesi ve güçlendirilmesi, hastalıklara karşı direnç kazanmak ve soğuk algınlığı, grip ve kanser gibi hastalıklardan korunmak için hayati önem taşır. Tekrarlayan veya kronik enfeksiyonlar genellikle bağışıklık sisteminin zayıfladığı durumlarda ortaya çıkar. Güçlü olmayan bir savunma sistemi enfeksiyonlara yol açar, enfeksiyonlar bağışıklık sisteminde hasara neden olur ve bu da vücut direncini daha da zayıflatır.

Bağışıklığı güçlendiren besinler denildiğinde, belirli bir besin grubunun veya belirli vitaminlerin akla gelmesi tam anlamıyla doğru değildir. Önemli olan, vücudun ihtiyaç duyduğu miktarları düzenli olarak almaktır. Bağışıklığı güçlendiren bazı vitamin ve mineralleri şu şekilde sıralayabiliriz:

Selenyum eksikliği görülebilen kişilerde idrar kesesi, meme, kolon, rektum, akciğer ve prostat kanseri riskinin arttığını ortaya koyan bazı çalışmalar mevcuttur. Selenyum içeren besinler arasında Brezilya cevizi, deniz ürünleri, yumurta ve tam tahıllar bulunur.

A vitamini eksikliğinin bağışıklık sistemini zayıflattığı ve bulaşıcı hastalıklara yakalanma riskini artırdığı bilinmektedir. Ispanak, havuç, siyah lahana, süt, balık ve yoğurt iyi birer A vitamini kaynağıdır.

Hayvanlar üzerinde yapılan araştırmalar, B2 vitamininin bakteriyel enfeksiyonlara karşı vücudun direncini artırdığı yönünde sonuçlara sahiptir. Ancak bu alanda daha fazla araştırmaya ihtiyaç vardır. B2 vitamini içeren besinler arasında süt ürünleri, yumurta, badem ve mantar bulunur.

B6 vitamini eksikliği, bağışıklık sisteminin virüslere ve bakterilere verdiği tepkinin azalmasına sebep olabilir. Ancak uzmanlar, B6 vitamininin mevcut tümörlerin büyümesine sebep olabileceği endişesiyle dikkatli tüketilmesini ve aşırı miktarda alınmamasını tavsiye ediyor. Esmer pirinç, toz acı biber, fıstık, tarhun otu, sarımsak ve adaçayı en fazla B6 içeren besinler arasında yer alır.

Özellikle grip salgınlarının görüldüğü kış aylarında C vitamini almanın faydalı olduğunu biliyoruz. Ancak C vitamininin tek başına bağışıklığı güçlendirdiğine dair biyolojik bir kanıt bulunmamaktadır. C vitamini, diğer vitamin ve minerallerle birlikte alındığında pozitif etki gösterir. C vitamini açısından zengin besinler arasında portakal, limon, çilek, kivi ve brokoli bulunur.

D vitamini, tüberküloz hastalarının tedavisinde olumlu sonuçlar verdiği bilinen bir gerçektir. Ayrıca, bağışıklık sistemini destekleyici etkileri de bulunmaktadır. D vitamini almanın en iyi yolu, güneş ışığından yararlanmak ve balık, süt ürünleri ile yumurta gibi besinleri tüketmektir.

Çinko, savunma sistemi hücrelerinde yapı taşı olarak bulunan ve eksikliğinde bu hücrelerin düzgün çalışmadığı bir mineraldir. Ancak çinko fazlalığı bağışıklık sisteminin işlevini engelleyebileceği için çinko takviyesinin hekim kontrolünde kullanılması gereklidir. Çinko içeren besinler arasında kırmızı et, deniz ürünleri, baklagiller ve kabak çekirdeği bulunur.

Aşağıdaki listede, vücudun hastalıklara karşı direncini artıran, vitamin ve mineral açısından zengin, uzmanlar tarafından sıkça tavsiye edilen bazı gıdalar bulunmaktadır: